ASAYİŞ Haberleri Tümü

İsmail Kahraman - Başhekim Hikmet Yaşar ile söyleşi

 Devletin temel görevleri vardır. Sağlık, eğitim, emniyet, adalet ve savunma devleti devlet yapan hizmetlerdir. Bana göre devletin en temel görevi sağlık hizmetidir. Hemen belirtelim, sağlık hizmetinin tek çatı altında birleşmesi ile son yıllarda sağlıkta iyileşme görülmekte ancak yetersiz vatandaş olarak daha kaliteli sağlık hizmetine layığız. Bölgemize bu anlamda yapılan en önemli sağlık yatırımı Darıca Farabi Devlet Hastanesi’dir.
Gazetemiz tarafından her hafta düzenlenen söyleşi programına bu hafta Darıca Farabi Devlet Hastanesi Başhekimi Hikmet Yaşar konuk oldu. Türkiye’nin en büyük devlet hastaneleri arasında yer alan ve bölgemiz adına önemli bir proje olan Farabi Devlet Hastanesi ciddi bir sağlık açığını kapatmıştı.

Darıca’nın en güzel yerine konumlandırılmış, manzarası ve yatan hasta odaları ile otelleri aratmayan sağlık kuruluşunun temelleri 1993 yılında atılmış, 2002 yılına kadar sadece %40’lık kısmı yapılabilmişti. 2002 yılından sonra yapımına devam edilerek 2007 yılında Darıca Farabi Devlet Hastanesi olarak hizmete açıldı. Gerçekten bölgemize şuana kadar yapılan en önemli yatırımlardan bir tanesi. Darıca Farabi Devlet Hastanesi Başhekimi Sayın Hikmet Yaşar ile yaptığımız söyleşi notlarını sizlerle paylaşmadan önce, hastanenin temel özellikleri hakkında edindiğimiz bilgiyi sizlerle paylaşmak istiyorum.

114 DÖNÜM ARAZİDE DEVASA HASTANE

Şuanda birçok ilde bu derece hastaneler yapılmak üzere yer bulunamıyor. Bunun için şehirler gelişmeden imar planı yapmak ve geleceği görerek bunu çizmek oldukça önemli. Darıca Farabi Devlet Hastanesi’nin o bölgeye yapılmasında merhum Milletvekili Allaattin Kurt’un büyük çabası olmuştu. Hastanenin temeli ise Tansu Çiler tarafından atılmış fakat açılışını yapmak, eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e nasip olmuştu. Darıca Farabi Devlet Hastanesi’nin arsası 114 dönüm. 10 bin m2 bina kurulum alanı, 10 bin 350 m2 otopark alanı, 25 bin m2 yeşil alandır. Hastane 9 kat, 16 bloktan oluşmakta ve toplam 51 bin m2 kapalı kullanım alanına sahip. Hastanede 96 poliklinik odası ve 350 hasta yatağı ile hizmet verilmektedir. Gerek alanları, gerekse içeriği ile ilgili gerçekten ciddi büyüklüğe sahip olan bu hastaneye bu yıllarda oldukça ihtiyaç duyulacağını 22 yıl önce görerek bu alanı hastane olarak değerlendiren Kocaeli’nin merhum Milletvekili Alaattin Kurt’a bir kez daha teşekkür etmek gerek.

BAŞHEKİM HİKMET YAŞAR İLE SAĞLIK SÖYLEŞİSİ

Bir yılı aşkın süredir Darıca Farabi Devlet Hastanesi Başhekimi görevini yürüten Sayın Hikmet Yaşar ile sağlık alanında söyleşi gerçekleştirdik. Çocukluğu Darıca’da geçen, kendisini Darıcalı olarak hisseden bir isim. Kentimizin yetiştirdiği ve yine bölgemizin en büyük hastanelerinden biri olan Darıca Farabi Devlet Hastanesi’ne başhekim olan Hikmet Yaşar önemli mesajlar verdi. Özellikle kentimizde yaşayanlara verdiği mesajda kullandığı sözler dikkatimi çekti. Yaşar; “Çok güzel bir ülkede ve çok güzel bir kentte yaşıyoruz. Ülkemizde birlik ver beraberliği sağlamalıyız. Farklılıklarımızla birbirimizi anlamalı ve sevmeliyiz. Farklılıklarımız zenginliğimizdir. Hepimiz bu ülkede yaşıyoruz ve birlik beraberlik içinde olarak bu ülkeye borcumuzu da ödemeliyiz. İşimizi iyi yaparken ülkemize sahip çıkmalıyız. Birbirimize üstünlük sağlamamalıyız. Birbirimizi desteklemeliyiz. Hastanede her türlü insan olacak. Her düşünceden, her memleketten, farklı etnik kimlikte insan olacak. İşini iyi yapan her arkadaşın yanında olduk. Ülkemizin bir lirasını bile çarçur etmemek için çalışıyoruz. Başarılı olmak istiyorsanız kendinizden fedakarlık yapmak zorundasınız. Kamu adına bir şeyler yaparken cesur olmalısınız. Kamunun imkanlarını kullanıp kendi çıkarınız gözetirseniz muvaffak olamıyorsanız. Ama 77 milyon kamunun hakkını gözetince Allah da size yardım ediyor.” Dedi.

ARAŞTIRMA HASTANESİ OLMAYA HAZIR MI?

Bölgemizin ciddi anlamda bir eğitim ve araştırma hastanesine ihtiyacı var. Bu açığı kapatmak isteyen yöneticiler Darıca Farabi Devlet Hastanesi’ni eğitim ve araştırma hastanesine dönüştürmek için çalışmalar yapıyor. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sayın Fikri Işık seçim öncesi yaptığı konuşmalarda bu hastanenin eğitim ve araştırma hastanesi olacağını söylemişti. Hikmet Bey bu yönde sorduğumuz soruya; “Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Sayın Fikri Işık bize hep destek verdi. Farabi Devlet Hastanesi’nin Eğitim ve Araştırma Hastanesine dönüştürülmesi algısının oturmasında en büyük pay ve en büyük etken kendisidir. Biz hazırız. Yönetim olarak, fiziki olarak ve kadro olarak Dönüşüme hazırız. Eğitim ve Araştırma Hastanesi olduğumuz zaman Ekstradan kadrolar açılacak. Hiç bir eksiğimiz yok. Bunun temelleri aslında Sağlık Bilimleri Enstitüsü’nün açılmasıyla oluşturuldu. Eğitim ve Araştırma Hastanesi kurmak bundan sonra daha da kolaylaştı. Bütün Araştırma Hastanelerinin ana çatısı bu Enstitü oldu. Eğitim ve Araştırma Hastanesi olunca Tıp Fakültesi formatı kazanıyoruz. Bundan sonra bakanlıklar belli olunca da Eğitim ve Araştırma Hastanesi olmasını bekliyoruz” şeklinde yanıt verdi.

Sonuç olarak, ismini ünlü felsefeci Farabi’den alan bu hastanenin Eğitim ve Araştırma Hastanesi olması bölgemizdeki büyük bir eksikliği giderecektir. Yazımı Farabi’nin hayatı ile noktalarken, Sayın Yaşar’a görevlerinde başarılar diliyorum.

FARABİ KİMDİR?

Farabi; 873(H.259) senesinde Türkistan’ın Farab şehrinde doğdu. İlk tahsilini Farab’da gördü. Arapça, Farsça, Grekçe ve Latince’yi çok iyi öğrenerek, Aristo ve Eflatun’un eserlerini defalarca okudu. Ebu Bekr Serrac’dan gramer ve mantık okudu. Daha sonra kendini tamamen felsefeye verdi ve Yuhanna bin Haylan’la birlikte çalıştı. Vaktini felsefi düşüncelerini kaleme almakla geçirdi. Kitaplarını Arapça yazdı. Bir musiki üstadıydı. Kanun adındaki çalığı aletini o buldu. Ayrıca rübab denilen çağlıyı da o geliştirip, bu günkü şekle soktu. Bir çok bestesi vardır. Matematikle de uğraştı. Farabai, ilimleri sınıflandırdı. Ona gelinceye kadar ilimler trivium(üçüzlü) ve huatrivium(dördüzlü) diye iki kısımda toplanıyordu. Nahiv, mantık, beyan üçüzlü ilimlere; matematik, geometri, musiki ve astronomi ise dördüzlü ilimler kısmına dahildi. Farabi ise, ilimleri; fizik, matematik ve metafizik ilimler diye üçe ayırdı. Onun bu metodu, Avrupalı bilginler tarafından ancak on üçüncü asırda kabul edildi. Hava titreşimlerinden ibaret olan ses olayının ilk mantıki izahını Farabi yaptı. O, titreşimlerin dalga uzunluğuna göre azalıp çoğaldığını, deneyler yaparak tespit etti. Bu keşfiyle musiki aletlerinin yapımında gerekli olan kaideleri de buldu. Aynı zamanda tıp alanında çalışmalar yapan Farabi, bu konuda çeşitli ilaçlarla ilgili eser yazdı. Aristo’dan sonra gelen bir felsefeci olarak kabul edildi. Eskiyi yeni felsefeye ustalıkla aktardı. Montesgieu, Spinoza gibi batılı filozoflar, Farabi’nin eserlerinin tesirinde kaldılar.

 

Yorum Gönder
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir. Teşekkür Ederiz.
Yorumunuz onaylanmıştır, teşekkür ederiz.
Ad Soyad
Yorumunuz