Gerede Fatih’i Danişment Gazi ve Vakıf Ormanları Belgeseli Çekiyoruz
Gazetemizin kurucusu ve Devri Alem TV program yapımcısı İsmail Kahraman’ın bugünkü makalesini sizlere sunuyoruz.
Gebze gazetesi www.gebzegazetesi.com ve gazete Gebze ile www.gebzegazete.com da belgeselcinin not defteri köşesinde yayınlanan makalelerimiz
https://www.gazetegebze.com.tr/…/gerede-fatihi…
Danişmend Gazi vakıf Ormanları kuran Selçuklu sultanı sultan Alparslan’ın komutanlarından Gerede Fatih’i Danişment Melik Ahmet Gazi ve Gerede’de vakıf medeniyet belgeseli çekmek için ön çalışma başlatıp bilgi ve belge topluyoruz.
Aslen Geredeli olan Vakıflar Genel müdür yardımcısı Rifat Türker ile Gerede Tarih ve kültür vakfı başkanı ve Ankara Altındağ belediye başkanı Ziya Kahraman İle Gerede’de Vakıf Medeniyeti ve Gerede Üzerine belgesel söyleşi yaptım.
Gerede Türk İslam Tarihi
Gerede Malazgirt zaferinden hemen sonra Türklerin eline geçtikten sonra bir uç beyliği şeklinde Oğuz Türkleri ile iskan edilmiştir.(1197)Günümüzde Kayı ön adlı köyleri hala varlıklarını devam ettirmektedirler.(Kayı,Kayıkiraz,Kayısopran,Salur,Afşar,Kösreli,…..) Uç beyliği döneminde yarı bağımsız bir şekilde,Büyük Selçuklular,Anadolu Selçukluları,İlhanlılar'a bağlı olarak,Osmanlılar'a geçmeden önce de bir müddet müstakil Gerede beylik olarak yaşadı. I.Alaaddin Keykubat(1219-1237) zamanında Gerede Anadolu Selçıklu Devletini meydana getiren 21 eyaletten biri idi. Gerede bölgesine ilk fetih hareketi Malazgirt zaferinin önemli komutanlarından Battalgazi’inin torunlarından Danişment Melik Ahmet gazi olduğu tahmin edilmekte Gerede’de Danişment Gazi vakıf Ormanları ve vakıf eserleri ile köylerin olduğu bilinmekte.
Gerede Fatih’i Danişment Ahmet Gazi kimdir
Hayatı hakkında yeterli bilgi yoktur. Kaynaklarda adı Melik-i Muazzam Dânişmend Ahmed Gāzî (Taylû) b. Ali et-Türkmânî şeklinde geçmekte olup etnik menşei hakkında değişik görüşler ileri sürülmektedir. Fetih menkıbelerinden oluşan ve tarihî kaynak olmaktan ziyade destanî bir roman mahiyeti arzeden Dânişmendnâme’de, Malatya Emîri Ömer’in kızıyla evlenen Ali b. Mızrab’ın oğlu olarak dünyaya geldiği ve asıl adının Ahmed olduğu, Battal Gazi’nin torunu Sultan Turasan ile arkadaşlık ettiği, ondan gündüz savaşçılık öğrendiği, geceleri de dinî ilimler tahsil ederek âlimlik mertebesine ulaştığı ve bundan dolayı da kendisine “Dânişmend” denildiği ifade edilmektedir. Yine aynı kaynakta, Dânişmend ile Turasan’ın gördükleri bir rüya üzerine 360 (970-71) yılında Eyyûb b. Yûnus ile Süleyman b. Nu‘mân’ı, Abbâsî halifesinden cihad için izin almak üzere Malatya’dan Bağdat’a gönderdikleri, halifenin Melik Ahmed (Dânişmend Gazi) ile Turasan adına menşur yazdırdığı, hazine ve hil‘atlerle birlikte Battal Gazi ve Ebû Müslim’in sancağını verip kendilerini gazâya teşvik ettiği, onların da bu izin üzerine Anadolu’da Rumlar’la cihada başladıkları, daha sonra Çavuldur Çaka, Hasan b. Meşiyya, Eyyûb b. Yûnus, Süleyman b. Nu‘mân, Kara Doğan, Kara Tegin gibi beylerin de kendilerine katıldıkları, harabe haline gelmiş olan Sivas Kalesi’ni ele geçirdikleri, burayı tamir ederek bir gazâ merkezi olarak kullandıkları ve civardaki şehirleri fethettikleri anlatılmaktadır. Ayrıca Sultan Turasan’ın İstanbul’u fethetmek üzere çıktığı bir sefer sırasında şehid düşmesi üzerine Dânişmend Gazi’nin Çankırı, Kastamonu, Gerede taraflarına sefer yaptığı. Bu bölgelerin Fethinde bulunduktan sonra Tokat Niksar Yeşilırmak havzasının fethiyle meşgul olduğu Yankoniya (Çorum), Sisiya (Gömenek), Dokiya (Tokat), Karkariye (Zile), Harsanosiya (Niksar) gibi şehir ve kaleleri ele geçirdikten sonra Niksar’da vefat ettiği, türbesinin de orada olduğu ifade edilmektedir. Dânişmendnâme’yi gerçek bir vekāyi‘nâme gibi kaynak olarak kullanan Cenâbî ve diğer bazı Osmanlı tarihçileri de aynı bilgileri tekrarlamaktadırlar.(Kaynak. DÂNİŞMENDNÂME).
Anadolu’nun En Eski Vakfı Niksar Danişment Gazi vakfı
İslam medeniyetinin dünyaya yayılmasından vakıflar çok önemli görev yapmış. Anadolu’daki en eski vakfiyelerden, Tokat’ın ise ilk vakfiyesi olan 1165 tarihli Danişment Melik Ahmet Gazi Vakfiyesi’nde Amasya, Malatya, Tokat Çorum Gerede ve Niksar’da Danişment Melik Ahmet Gazi vakfaına ait malların ve taşınmazların listesi ve kullanımı ile ilgili bilgiler vakıfta yer almasına rağmen Danişment Gazi hakkında kamuoyunda yeterli bilgi olmaması büyük eksiklik.
Azerbaycan’dan Anadolu’ya gelen Danişment Gazi
Dânişmend Gazi'nin Anadolu Selçuklu Devleti'nin kurucusu Süleyman Şah'ın dayısı olduğunu söylerler. Kaynaklardaki bilgilerden anlaşıldığına göre Azerbaycan'da Arrân ve civarında yaşayan bir Türkmen ailesine mensup olan Dânişmend Gazi, hem Türkmenler'e muallimlik yapıyor hem de Türkmen emîrleriyle beraber kâfirlere karşı cihad ediyordu. Sultan Alparslan'ın 456 (1064) yılında çıktığı Kafkasya seferi sırasında diğer Türkmen beyleriyle ordugâha giderek Selçuklu ordusuna yol gösterdi. Bu tarihten itibaren Sultan Alparslan'ın hizmetine girdi; bilgeliği, cesareti, yiğitliğiyle onun dikkatini çekti ve en güvenilir emîrleri arasında yer aldı. Malazgirt Savaşı'na da katılarak zaferin kazanılmasında tavsiyeleriyle mânevî bakımdan önemli rol oynadı.
Süryânî Mihail, "Tanouşman (Danışman) adlı bir Türk emîri Kapadokya'ya saldırıp Sivas, Kayseri ve şimal mıntıkalarına hâkim oldu" (Süryânî Keşiş Mihail'in Vekāyi'nâmesi, II, 30), Ermenice nüshada ise, "Alparslan zamanında Danışman adlı bir emîr Türkler'in arasından çıkıp Kapadokya memleketine geldi; Sivas ve Kayseri'yi zaptedip memlekette hâkimiyet kurdu; Danışman hânedanının başlangıcı böyle oldu" (a.g.e., II, 31-32) diyerek onun Türk asıllı bir emîr olduğunu ifade etmektedir.
Seyyahların Kaleminden Gerede
İbn-i Batuta Seyahatnamesinde Gerede'yi şöyle anlatır:"Burası bir yayla eteğinde güzel ve büyük bir şehirdir.Çarşı ve caddeleri geniştir.Dünyanın en soğuk yerlerinden biridir.Ayrı ayrı mahallelere bölünmüş olup,her mahalle halkı kendi aralarında yaşar,öteki mahallelerle bir yakınlık kurmaya çalışmaz."
Evliya Çelebi XVII.y.y.da Gerede'den geçmiş ve Seyahatnamesinde Gerede'yi şöyle anlatmıştır."Gerede, Bolu sancağı hakinde subaşılıktır.150 akçelik kazadur.Yeniçeri serdarı vardır.Şehir bir vasi ova içinde olup 100 adet tahta ve kiremit örtülü tarzı kaim hanesi vardır.9 mahallesi,10 mihrabı var. Çarşı içindeki cami güzeldir.3 tekke,1 hamam,3 han,200 dükkan,7 kahvehanesi vardır.Cümle esnafından ziyade debbağ ve bıçakçısı vardır.Gerede göni ve sathiyanı meşhurdur.Abu havası latif yayla yerdir.Ahalisi gayet tendürüttür. Halkı ekseriya softa ve talebedir. Soğuğu pek çoktur.Efvah-ı nasta soğuk anılsa;Erzurum soğuğu beni Geredede bulun demiş,deyu darbumesel söylerler.Halkı zinde,mücessem,seci Türk taifesidir.4 çevresi,cenubu Kenkırı şehrine varıncaya kadar mamur nahiyelerdir.40-50 bin Etrak taifesi vardır."