Yazan : Mehmet Asıf IŞIK

Bir hadis-i şerifte mealen "vatan sevgisi imandandır" buyurulmuştur.

Merkezi Gebze'de bulunan İlim, Kültür ve Tarih Araştırmaları Merkezi Ülkemizin önemli sanayi üslerinden biri olarak bilinen fakat aslında bir o kadar da tarihi değeri bulunan Dilovası ilçesini öğrencilere sevdirmek gayesiyle Şehit Mehmet Kocabay İmam Hatip Ortaokulunda düzenlenen "Mevlana ve Dilovası Sevgisi" temalı şiir yarışmasında ilk 5 dereceye giren Nurhayat Bahar, Ezo Bakay, Nuray Sarı, Cansu Yıldırım ve Büşra Paliağa isimli öğrencilere ödülleri verildi.

Programda öğrencilere ayrıca dünya gezgini, çağdaş Evliya Çelebi Gazeteci-Yazar İsmail Kahraman'ın hazırladığı Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin, bugün Afganistan sınırları içinde bulunan dünyaya geldiği Belh şehrinden “Alimler Sultanı” lakaplı babası Bahaeddin Veled ile birlikte, Nişabur, Tahran, Bağdat, Şam, Mekke, Medine, Malatya, Karaman ve nihayet Konya’ya geliş serüveni, yıllar yılı süren uzun hakikati arayış seyahati ve Celaleddin’i Mevlana yapan bu yolculuğun "Mevlâna Yolu" adlı belgeselin sinevizyon gösterimi yapıldı.

İnsan içinde yaşadığı, havasını teneffüs ettiği, toprağına kök salıp kopmayacak sağlam bağlarla bağlandığı şehri/beldeyi elbette sevmeli. Tabii ki yaşadığımız beldeler ve şehirler vatanın birer parçasıdır ve şehrimizi sevmek te imandan sayılır. Sevip yaşadığımız yerleri her yönüyle, tarihi geçmişiyle, bugünüyle ve içindeki -tabir yerindeyse- bütün köşesi-bucağıyla, adeta mahremiyle de bilmeliyiz; sakinlerinin ve içinde yaşayanların görüp bilebileceği en saklı-gizli mekânlarıyla ve kendine mahsus özellikleriyle…

Misafiri olduğumuz imam-hatip okulda, öğrenciler şiirleriyle Mevlana’yı hayalen Dilovası’yla buluşturup misafir eden ve sokaklarında gezdiren müstakbel şairler olacak gençlerin yüreklerinden akan şiirlerinden bazı bölümleri sunmak isterim.

“Hoşgörüsünü andıran serin esintiler/Kuşların cıvıltısıyla sokakları gezinirler/Yollarında yürümek ne kadar da güzel/Yürüyende kalır ne hüzün ne de keder/ Sahiline bakar Seyir Tepesi/Görünce sevindirir herkesi/Ufuklara baktıkça açılır ruhun/Mevlana’nın eserlerine baktığın gibi” (Nurhayat Bahar 7 10-A Proje Sınıfı)

“Mevlana’nın sözleri ruhlara dokunur/Dilovası’nın sokaklarında bile okunur/Her bir kalpte aşkın izleri/Kendine büyük bir yer bulur” (Nuray Sarı / 10-B Proje Sınıfı)

“Kim bilebilirdi ki Mevlana/Kalpleri yumuşatıp sevgiyle dolduracak/Ve kim bilebilirdi ki Dilovası/İnsanlara korunaklı bir hayat sunacak/Kim bilebilirdi ki Mevlana’nın izinde Dilovası/Tek bir amaçla mücadele edecek” (Büşra Paliağa / 10-B Proje Sınıfı)

“Selam sana ya Mevlana/Canım cananım bağlıdır sana/Aşkla yola çıkan her insan/Elbet bir gün uğran sana/… /Bağlıdır bu Dilovası sana/Dağlar taşlar uçan kuşlar/Düşerse eğer bir gün dara/ Elbet bir gün uğran sana/…” (Ezo Bakay / 10-A Proje Sınıfı)

“Mevlana’nın izinde sevgi/Dilovası’na da gerekli/Birbirimizi seversek eğer/Neler ne güzellikler olmaz ki” (Cansı Yıldırım / 10-A Proje Sınıfı)

Bu çok önemli olan şehirlilik ve beldeyi sahiplenme bilinci aslında öğrenciler ve şehir/belde halkı kadar, belki de çok daha fazlasıyla Dilovası ilçesinin etrafında üs kurmuş, buradaki ticari ve endüstriyel faaliyetlerle büyük kazanç elde eden yüzlerce sanayi kuruluşunun tepe yöneticilerinden en alt kademe çalışanlarına kadar tümüne verilmeli. Öyle olmalı ki, sevdiğimiz, içinde yaşadığımız, binlerce hatırasıyla sevgisini gönüllerimize işleyip yaşattığımız güzelim şehirlerimizin yarınları da yaşanabilir olsun.

Vakıflar Haftası münasebetiyle ödül töreninde bulunduğumuz “Mevlana ve Dilovası” temalı şiir yarışması ile galasında bulunduğumuz “Mevlana Yolu” belgeselin gösterimine öğrenciler büyük ilgi gösterdi. İşin doğrusu, bir kültür ve sanat gönüllüsü olarak beni asıl sevindiren ise devamını hem misafiri olduğumuz, hem de emsali diğer okullardan beklediğimiz bu güzel faaliyet oldu. Bu genç öğrencilerimiz, şu an körpe yüreklerindeki bu yeteneği, bu yazıp çizme kabiliyetini büyütüp geliştirebilirlerse doğup büyümekte oldukları Dilovası’nın kültür ve sanat havuzuna katkı sağlayacaklardır.

Yurtiçinden aldığı göçlerle Ülkemizin önde gelen sosyal laboratuvar diyebileceğimiz işçi şehirlerden Dilovası'nın genç öğrencilerinin kültürle, sanatla, edebiyatın nazlı kızı olan şiirle beslenip yetişerek bu yönde kabiliyet edinmeleri memnuniyet vericiydi. Program sonraki sohbetimizde İlçe Milli Eğitim Müdürü sayın Murat Balay'a bu gibi etkinliklerin devamının sağlanmasını, genç yeteneklerin böylesi özendirici faaliyetlerle meyve verebileceğini konuştuk. Ecdadın ifadesiyle, "Maharet iltifata tabidir."

Bu programa katkı sunan bütün kuruluşlara, vakfa ve okul idaresine takdir ve tebriklerimi sunarım.