İsmail Kahraman - Bir kurtuluş destanı Harşit Savunması
Geçmiş zaman olur ki, hayali cihan değer. Her fırsatta doğduğumuz topraklara gelerek, burayı yeniden keşfetmeye, araştırmalar yapmaya devam ediyoruz. Doğu Karadeniz’in tarih ve kültür diyarı Giresun, Bayburt ve Gümüşhane’de belgesel çalışmalarımıza devam ediyoruz. Doğu Karadeniz’in tarihimizde ve kültürümüzde önemli bir yeri var. Bu topraklar kurtuluş destanının yaşandığı topraklar… Bu topraklarda binlerce şehit verdik. Binlerce Mehmetçiğin şehit düştüğü Harşit Vadisi ve Kop Dağları… Buralarla ilgili ciddi çalışmalar yapılmalı ve şehitlerimize olan vefa borcumuzu ödemeliyiz.
Bir gazeteci arkadaşımın ifadesi ile “Birinci Cihan Harbi’nde bir Çanakkale geçilmedi, bir de Harşit geçilmedi” Bu önemli bir söz. Evet, milli mücadele tarihimizde önemli bir yeri olan Harşit ve Kop dağları geçilseydi, İngilizlerden önce Ruslar, Osmanlı’nın başkenti İstanbul’u işgal edeceklerdi. Bu topraklar işte bu kadar önemli. Tarih, tarihin yaşandığı yerde araştırılmalı ve yazılmalıdır. Tarih bilincine sahip olmak her şeye sahip olmaktır düşüncesinden hareket ederek belgesel çalışmaları yapıyoruz. Doğu Karadeniz’de tarihimizin önemli noktalarında araştırmalar yaparak, belgesel çekimleri gerçekleştiriyoruz.
KARADENİZ’İN ÇANAKKALESİ HARŞIT SAVUNMASINI KONUŞTUK
Harşit’in Ruslar tarafından işgalinin 100. Yılı. Bu vesile ile Tirebolu Belediyesi tarafından Harşit Vadisi için bir program gerçekleştirildi. Tirebolu Belediye Başkanı Sayın Abdullah Karapıçak’ın önderliğinde düzenlenen programa protokol üyeleri ve davetliler katıldı. Kültür adamı, değerli dostum Öğretim Üyesi Fahri Şirin’in de konuşmacı olarak katıldığı toplantıda, Harşit Savunmasının tarihi, yaşananlar ve bu toprakların ne kadar önemli olduğu ile ilgili katılımcılara bilgiler sunduk. Harşit Savunmasının tarihimizde önemli bir yeri olduğunu, maalesef çok fazla gündeme gelmediğini ve toplantı bu anlamda çok önemli olduğunu dile getirerek, bu kurtuluş destanı ile ilgili çalışmalar yapılması gerektiğinin altını çizdik. Devri Âlem programı olarak hazırladığımız belgeselin gösterimini yaptığımız toplantıda katılımcılarla yaptığımız araştırmalarla elde ettiğimiz bilgi ve belgeleri paylaştık.
KOP DAĞLARINDA DEVRİ ÂLEM
Doğu Karadeniz’de gerçekleştirdiğimiz tarih ve kültür yolculuğunda KOP Dağının zirvesinde belgesel çekim araştırma yaptık. Bundan tam yüz yıl önce 1816’da KOP Dağında soğuk ve kara rağmen Mehmetçik Ruslara geçit vermemiş, 9 bin 700 şehit, 15 bin yaralı vermiştik. Araştırmalarımız boyunca hüzün ve gururu bir arada yaşadık. Bayburt’ta belgesel çekimlerimize devam ederken, Bayburt Valisi Sayın Yusuf Odabaşı ve Bayburt Belediye Başkanı Sayın Mete Memiş ile görüşerek söyleşi gerçekleştirdik. Çoruh nehri, Kop dağları ile tam bir tarih ve kültür şehri Bayburt… Bizler Bayburt’ta yaptığımız araştırmalara ara verirken, sizleri de buralara davet ediyor ve KOP Dağı’nda şehitlerimize bir Fatiha okumanızı istiyoruz.
GÜMÜŞHANE’DE DEVRİ ÂLEM
Tarih ve kültür yolculuğumuza Türkiye’nin önemli illerinden Gümüşhane’de devam ediyoruz. Kuzey Anadolu sıradağları içinde yer alan güzel ilimiz Gümüşhane’de devri âlem diyerek belgesel çekimi gerçekleştirdik. Gümüşhane Milli Parklar İl Müdürü’nü ziyaret ederek çekimlere başladığımız Gümüşhane’de Pir Ahmet Köyü’nden tarihi Kov Kalesi’ne çıktık. Esentepe Köyü’nden karlı dağların zirvesine tırmanarak Devri Âlem yaptık. Çanakkale’den sonra kahramanlık destanı yazılan Harşit Irmağı’nın doğduğu Gümüşhane – Bayburt arasındaki Vauf dağından su içip yola çıkarak tarihimizin kilometre taşlarını araştırmaya devam ettik. Gümüşhane’nin canlı tarihi 36 kitap yazan ve kütüphanesinden binlerce kitabı bulunan Güngör Üçüncüoğlu’nu ziyaret ederek, kendisi ile söyleşi yapıp, bilgi aldık. Gümüşhaneli dostlar bizleri Ankara’da düzenlenecek olan Gümüşhane tanıtım günlerine davet etti.
GÜMÜŞHANE’NİN TARİHİ
Gümüşhane’nin tarih ve kültürümüzde önemli bir yeri var. Yapılan araştırmalara göre bu bölgelere ilk yerleşim Milattan Önce 3.000 tarihlerinde yaşamaya başlamış. Asurlular döneminde Aziz Hayaşa ülkesi olarak adlandırılan bölgede Hitit döneminde Karadeniz bölgesinin otokton halkı Kaşkaların yaşadığı sanılmaktadır. MÖ 9. yüzyılda Urartu hâkimiyetine giren, Kimmer ve İskit saldırılarından sonra Pontus, Roma, Bizans ve Trabzon İmparatorluğu tarafından yönetilmiştir. Bu yönetimler arasında kısa süreli Arap, Ermeni, Türkmen hakimiyetleri gören kent Trabzon İmparatorluğu'nun yıklmasının ardından da 1514 yılında temelli Osmanlı hakimiyetine girene dek Akkoyunlu ve Safeviler tarafından yönetilmiştir. I. Dünya Savaşı sırasında 1916’dan 1918'e dek Rus orduları tarafından işgal edilen bölgenin Hıristiyan halklarından Ermeniler 1915 tehciriyle, Rumlar 1923 mübadelesi ile Anadolu dışına gönderilmişler. Gümüşhane bu bakımdan zaferler tarihimiz için de önemli bir yer. Bizler Doğu Karadeniz’de araştırmalarımıza devam ederken, sizleri milli mücadele tarihimizde önemli bir yeri olan KOP Dağı ve Harşit Savunması ile ilgili kısa bir bilgi ile baş başa bırakıyorum.
KOP DAĞINDAN HARŞİT SAVUNMASINA DOĞUKARADENİZ
I. Dünya Savaşı’nın, Kafkas Cephesi’nde yer alan son savunma haddi “Kop Dağı ve Harşit Savunması” askerî, siyasî ve sosyal tarihimiz açısından önemli sonuçları da beraberinde getirmiştir. I. Dünya Savaşı’nda İtilaf devletleri Çanakkale’yi aşamazken doğuda da Ruslar Kop dağı ve Harşit’te durdurulur. Rusya’daki Bolşevik ihtilaline yol açan Kop Dağı ve Harşit Savunması Çarlık Rusya’nın yıkılmasına sebep olur. Mehmetçik, Kop Dağı ve Harşit savunmasında, Estergon, Kanije, Akkâ, Plevne ve Çanakkale’de olduğu gibi, bir kez daha destanlar yazmış, Osmanlı ordusu olağanüstü başarılara imza atarak zaferler tarihimize altın harflerle adını yazdırmıştır.
Savaşın tüm hızıyla devam ettiği cephelerdeki savunma bölgelerinde yer alan köylerimiz bir yandan boşaltılmış, diğer yandan da Rus istilası yüzünden göç kaçınılmaz hâle gelmişti. Ancak halk, yurt edindiği köylerini terk etmek istemiyordu. Köy ve kasabalarını terk etmeyenler, Rus askerlerinin desteği ile Ermeni ve Rumların baskısına maruz kalırken, Anadolu’nun iç kısmına doğru göç edenler büyük bir dram yaşıyordu. Rus işgali ve savaşları yüzünden Doğu Karadeniz ve Doğu Anadolu bölgesinden bir milyondan fazla insanın Anadolu’nun iç kısmına doğru göç ettiği, Rus askeri arşiv belgelerinde yer almakta. Dede ve ninelerinin Muhacirlik ve seferberlik yıllarında çektiği sıkıntılar torundan toruna anlatılarak devem etmekte. Muhacirlik ve seferberlik yıllarında hastalık ve açlıktan çok sayıda insan ölür. Devri Âlem belgesel ekibi olarak bugün Doğu Karadeniz’in önemli illerinde yaptığımız araştırmalarda, şehit mezarlarında okuduğumuz Fatihalarla atalarımızın ruhlarını şad etmeye çalışıyoruz.
ramazan yayla
daha detaylı bilgi ve belge mutlaka vardır. arştırmalar akademik seviyede olmalı .giresun üniversitesi önderlik etmeli.selamlar