Tuna’ya Başkentlik Yapan Rusçuk’da Devri Alem

22 Haziran 2023 Perşembe 21:38

http://www.gebzegazetesi.com/tunaya-baskentlik-yapan...

Romanya Gorgia şehrinden Tuna Dostluk köprüsünden geçerek Bulgaristan’ın Tuna nehri sahilindeki Rusçuk kentine geliyoruz. Rusçuk da ilk durağımız Rusçuk ve Tuna nehri sahiline hakim Osmanlılar tarafından yapılan Levent kaleye geçiyoruz. Komünist yönetim Osmanlı kışlası ve kalesini yıkarak büyük bir TV kulesi yaptırmış. Sarıbahır olarak adlandırılan bölgede bir kısmı ayakta duran Levent Tabya şarap imalat hanesi yapılmış. Tabyanın içersinde tarihi tablolar yapılmış. Şehir merkezini ıhlamur kokuları ile gezdik. Şehir hakkında rehberimiz Hüseyin Bey bilgi verdi.

RUSÇUK ŞEHRİNİ TANIYALIM

Kuzey Bulgaristan'da Tuna nehri güney kıyısındaki Osmanlı kenti (1393-1878)dir. Yıldırım Bayezid zamanında Osmanlı ülkesine katılmış, II. Abdülhamid zamanında Berlin barışına göre Bulgarlara bırakılmıştır. İlk önce Rumeli, sonra özü (Silistre), 1864 yılında Tuna (Rusçuk) eyâletine bağlı bir sancak merkezi idi. Burada iki savaş olmuştur.

Rusçuk Barışı (18.9.1 790):

"Yergöğü Savaşı"nda ağır yenilgiye uğrayan Avusturya'nın isteği üzerine Osmanlılar kuzey Bulgaristan'da Tuna nehrinin sağ (güney) kıyısındaki Rusçuk'ta yapılan barış. Bu barışın süresi 9 ay oldu.

Rusçuk Savaşı (1773):

Osmanlı ordusu ile Rus ordusu arasında kuzey Bulgaristanda Tuna nehri kıyısındaki Rusçuk'ta yapılan savaş. Rus ordusunun saldırısını Osmanlı ordusu önledi. Rus ordusu yenilerek Osmanlılar tarafından geri atıldılar.

Rusçuk Savaşı (1877):

Tuna ordusu komutanı Mehmed Ali Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu ile Grandük Nikola komutasındaki Rus ordusu arasında Kuzey Bulgaristan'da Tuna nehri kıyısındaki Rusçuk'ta yapılan savaş, Rusçuk üzerine yapılan Rus ordusunun yürüyüşünü Osmanlı ordusu önledi. Yenilen Rus ordusu

Rusçuk'u kuşatamadı.

Rusçuk Yaranı (1807-1808):

Alemdar Mustafa Paşa ile yaparak III. Selim'i yeniden tahtta çıkartmak için kurulan komitenin adı. "Rusçuk Dostları" anlamına gelir.

RUSÇUK’DAN TRNAVA’YA

Zaman ne kadar hızlı geçiyor. 20 yıl önce Belgesel çekmek üzere 1999 Yılı Haziran ayında Bulgaristan’a gelip Rusçuk da belgesel çekmiştim. Aradan tam 20 yıl geçmiş, dile kolay… 20 yıl sonra yeniden Rusçuk a gelip, belgesel çekmek beni duygulandırdı. O yıllarda çektiğimiz belgesel halen “Bulgaristan’da Osmanlı Medeniyeti” adı ile bir çok TV kanalında yayınlanmakta. O dönem derleyip yazdığım “Bulgaristan’da Osmanlı Medeniyeti” kitabımız okurlarımız tarafından okunmakta. Rusçuk’a veda edip Bulgaristan devletinin kurulduğu Trnova’ya giderken Rusçuk şehrinde Komünist Bulgar devleti yöneticilerinin yaptığı bağımsızlık heykelindeki Aslan’ın Osmanlı Fesi ve Hilalini pençesi ile parçalaması Türk ve Bulgar dostluğuna yakışmamakta. Buradan Türkiye Dışişleri Bakanı sayın Mevlüt Çavuşoğlu’na çağrıda bulunmak istiyorum.

Bulgar Dış İşleri Bakanı ile görüşüp bu heykeli mutlaka kaldırtmalı. Kaldırtmazlarsa İstanbul’a Bulgarların Türklere uyguladığı vahşet ve soykırımın heykeli yapılmalı. 20 yıl önce Rusçuk’da Kız imam hatip lisesi ile Rusçuk Varna arasına yapılan tren yolu müzesinin de belgeselini çekmiştim. 20 yıl önce gizli, Bulgar polisi takibi altında çok zor şartlar altında belgesel çekerken, bu Günleri hayal bile edemiyorduk. Bugün Rusçuk’dan www.devrialem.tv olarak iki canlı yayın yaptık. 20 yıl içinde bir çok şey yaşandı. Dünyada ve Türkiye’de çok şey değişti. Kimler geldi, kimler geçti. Bizde de çok değişiklik var. Siyah saçlı genç bir delikanlı olarak belgesel çekimlerine Profesyonel olarak başlamıştım. Geçmiş zaman olur ki, Hayali cihan değer.