Dünyada her yıl 600 milyon kişiyi etkileyen grip, kış aylarında artış gösteriyor. Halk arasında “ilaç kullansam da kullanmasam da 1 hafta atlatıyorum” algısı nedeniyle grip enfeksiyonu,  bazen menenjit ve zatürre gibi ciddi hastalıklara kadar ilerleyebiliyor. Her yıl yaklaşık 500 bin kişinin yaşamı, gribe bağlı olarak ortaya çıkan bu hastalıklar nedeniyle tehlikeye giriyor.

Alışveriş merkezleri zemin hazırlıyor

Tokalaşma, öpüşme, çok yakın mesafeden konuşma ile çok kolay bulaşabilen grip, kalabalık ortamlarda hapşırırken ya da öksürürken ağzı ve burunu kapatmama, elleri düzenli yıkamama, hasta olan kişilerle aynı ortamda bulunma gibi nedenlerle çok kolay yayılmaktadır. Yakın temasla bulaşan grip, öksürük veya hapşırık yoluyla vücut dışına atılan sıvılarının partikül olarak havada asılı kalmasıyla insandan insana rahatlıkla geçmektedir. Özellikle soğuk havalarda alışveriş merkezi gibi kapalı ortamlarda uzun süre vakit geçirmek ise bu hastalığın toplumda yayılmasına zemin hazırlamaktadır. 

Ev istirahati öneriliyor

Bağıl nem oranının kış aylarında artmasıyla havadaki damlacıklar, virüs ve mikropların canlılığını koruyarak bir yerden bir yere taşınmasını sağlamaktadır. Özellikle kış aylarındaki hava kirliliği, nemli partiküllerin taşıma kapasitesini artırarak viral ve bakteriyel solunum yolu enfeksiyonlarına neden olmaktadır. Sonuçları bakımından ağır olmayan ancak birçok insanı etkileyerek iş kaybına ve diğer hastalıklara zemin hazırlayan gribin yayılmaması için hasta olanların mümkünse evden çıkmayarak istirahat etmesi önerilmektedir. Bu hastalığa yakalananların büyük bir bölümü ek bir tedaviye ihtiyaç duyulmadan 2-2,5 haftada iyileşebilmektedir.  

Risk grubundakilerde grip hayati tehlike

65 yaş üzerindeki kişiler, çocuklar ile kronik hastalığı olanlarda görülen grip, bronşit ve zatürreye dönüşebilmektedir. Özellikle çocuklarda burun iltihapları ve kulak enfeksiyonlarına da neden olan grip, erken dönemde kontrol altına alınmadığında sinüzit, larenjit ve farenjitin yanı sıra; menenjit, beyin ve kas iltihabına yol açarak hayati bir sorun oluşturmaktadır. Bu nedenle risk grubundaki çocuklarda ve yaşlılarda kulaktan dolma bilgilerle hareket edilerek tavsiye üzerine rastgele ilaç alınmamalı, özellikle uzman hekimlerin tavsiye etmediği hiçbir antibiyotik kullanılmamalıdır. Ocak ve şubat aylarında zirve yapan gripten korunmak için bağışıklık sistemini güçlendirecek önlemler alınmalıdır. Dengeli ve sağlıklı beslenmek, sigara içmemek, hava kirliliğinin yoğun olduğu saatlerde mümkünse sokağa çıkmamak, en önemlisi grip olan insanlardan uzak durmak alınacak önlemler arasındadır.

Gripten korunmak için hangi önlemler alınmalı?

*Gribin yayılmaması için el hijyeni çok önemlidir. Eller bol su ve sabun ile en az iki dakika yıkanmalıdır. Bu önlem, hastalığın bulaşma riskini azaltmaktadır.

*Özellikle çocuklara el yıkama alışkanlığı kazandırılmalı, ebeveynler çocuklara örnek olmalıdır. Kreş ve okul gibi çocukların topluca bulunduğu mekanlarda bulaşma riski yüksek olan bu hastalığın yayılmaması için çocuklara hijyen kuralları anlatılmalıdır.

*Hapşırırken ya da öksürürken kolun iç yüzeyi ağıza ve buruna tutularak vücuttan çıkacak damlacıklar engellenmelidir.

*Lavabo, klozet, tırabzan ve kapı kolu gibi yüzeyler sık sık temizlenmelidir. Bu yüzeylerde barınan grip mikrobu çok kolay bulaşmaktadır.

*Grip hastası olanlar kullandıkları eşyaları diğer insanlarla ortak kullanmamalıdır.  

*Kağıt mendiller bir kez kullanıldıktan sonra atılmalı ve sık sık değiştirilmelidir.

*Kapalı mekanlar sık sık havalandırılmalı, toz ve akarların yayılmaması için hepa filtreli elektrik süpürgeleri kullanılmalıdır.