Balıkesir'in Ayvalık ilçesinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Türkiye Sakatlar Konfederasyonu ve Ayvalık Belediyesi tarafından düzenlenen 24. Engelliler Şenliği'ne İstanbul'dan katılan 33 yaşındaki bedensel engelli Fatih Cengiz, her yıl evinden sadece bu şenlik için çıkıyor.

Evlerinin balkonundan 3 yaşındayken düşen, ameliyatında yapılan zamanlama hatası yüzünden engelli kaldığı öne sürülen Fatih Cengiz, yaklaşık 30 yıl önce başına gelen bu felaket nedeniyle konuşamıyor, yürüyemiyor ancak fedakar annesi sayesinde yaşama tutunmaya çalışıyor.

Cengiz, İstanbul'da asansörsüz olan bir apartmanın 5. katındaki evinden dışarıya sadece engelliler şenliğine katılabilmek için çıkıyor. Etkinliğe İstanbul'dan bir engelliler derneği himayesinde katılabilen Fatih Cengiz, Ayvalık'a otobüsün arka koltuklarına yatarak gelebiliyor.

Fatih'in 53 yaşındaki annesi Aysel Cengiz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 33 yıldır oğlu Fatih'in yanından bir an için bile ayrılamadığını söyledi.

Cengiz, 27 yaşında bir oğlunun daha olduğunu belirterek, "Fatih, apartmanın balkonundan düştükten sonra 26 gün komada kaldı. Ameliyatı hemen yapılabilseydi çok daha iyi konumda olabilirdi belki ama yapılamadı. Bu, beyninde hasar bıraktı ve 30 yıldır bu halde yaşıyor." dedi. 

Doktorların önerdiği tedavi programını uyguladıklarını belirten anne Cengiz, şöyle konuştu:

"Tedavinin yanında fizyoterapistlerin verdiği fizik tedavileri vardı. Ancak artık yaşlandığım için bu egzersizleri oğluma yaptıramıyorum. Oğlum Fatih ile her an birlikte yaşamak zorundayız. Sadece Ayvalık'taki engellilere yönelik düzenlenen şenliklerde yılda 4 günlük de olsa nefes alabilme imkanı bulabiliyoruz. Bu şenliklerle ilk kez 20 yıl önce tanıştık. Ondan sonra da her yıl katıldık. Her yıl Ayvalık'taki şenliklere katılabilmeyi adeta iple çekiyor ve gün sayıyoruz. Bu şenliklerde ben de biraz olsun rahatlıyorum. Oğlum aynı zamanda epilepsi hastası. Zaman zaman epilepsi krizi tutuyor. Yemek yediği zamanlarda bazen lokmalar boğazında kalabiliyor ve bu da nefes borusunun tıkanmasına neden olabiliyor. Bu yüzden de her an oğlumun yanı başında olmak zorunda kalıyorum. Onunla aynı evde ben de dört duvar arasında yaşamak zorundayım. Bu yüzden de Ayvalık'taki engelliler şenliğine katılmak benim için değişiklik oluyor. Adeta yılda bir kez de olsa nefes almak, güneşi görmek anlamına geliyor."

- "Fatih, benim hiç büyümeyen bebeğim"

Cengiz, eşinin part-time işlerde çalışarak ailenin ihtiyaçlarını karşıladığını bunun için de Fatih'le pek ilgilenemediğini aktararak, "Oğlumun hareket kabiliyeti hiç yok. Sadece gözlerini açıp kapatarak ya da acıktığında bazı sesler çıkararak, iletişim kurabiliyor. Tuvalet ihtiyacını göremiyor. Yemeğini ben yedirmek zorundayım. Yani Fatih benim, hiç büyümeyen bebeğim." ifadesini kullandı.

"Evde tek başıma özgür kalmayı bile çok özledim." diyen anne Cengiz, "Mutfakta alelacele yemek yapıyorum. Hemen yanına koşuyorum. Uyuduğu zamanlar ancak evde temizlik yapabiliyorum." diye konuştu.

Oğlu Fatih'in rahatsızlığından dolayı omurgasındaki eğriliğin daha da büyüdüğünü söyledi.

Bunun için özel kalıplı bir sandalyede oturması gerektiğini dile getiren Cengiz, "Yatabilen ve düğmesine basıldığında kalkabilen özel bir sandalyemiz var. Akrabalarımız destek oldu ve böyle bir sandalyeyi aldık ama bu tekerlekli sandalyenin üzerine oturma kalıbı yaptıramadık. Almanya'da var bu oturma kalıpları. Hastanın omurundaki eğriliğe göre oturduğu sandalye de şekillendiriliyor ve hasta rahat ediyor. Ama Türkiye'de yok. Medikalciler bu kalıbı yapamıyor." ifadelerini kullanarak, yurt dışındaki yardım kuruluşlarından bu konuda destek istedi.