Gebze Teknik Üniversitesi (GTÜ) Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü ve Biyoteknoloji Enstitüsü öğretim üyesi Prof. Dr. Işıl Aksan Kurnaz’ın yürütücüsü olduğu Moleküler Nörobiyoloji Laboratuvarı’nda sinirlerin birbirleriyle bağlantı kurduğu akson adı verilen uzantılarına ilişkin yapılan araştırmalarda uluslar arası bilim camiyasına önemli çıktılar sunuldu. ABD'de PLoS One Dergisinde yayınlan bilimsel bulguları içeren yayının içeriğini tanımlayan GTÜ Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Işıl Aksan Kurnaz, “Sinirdeki yaralanmalarda sinir oluşumunu desteklemek sinirbilim alanındaki en önemli problemlerden bir tanesidir. Embriyonik, nöral veya mezenkimal gibi çeşitli kaynaklardan elde edilen kök hücrelerle sinir hücresi oluşturma verimliliği her geçen gün gittikçe artmakta, ancak özellikle istenilen nöron türünü oluşturmak, veya bu nöron türünün sadece ve sadece istenilen devreyi oluşturmasını sağlamak hala büyük bir problem olarak karşımıza çıkmaktadır.
HASARLI DEVRELER YENİLENECEK
Sinir hücreleri nasıl birbirini tanır? Sinirlerin birbirleriyle bağlantı kurduğu akson adı verilen uzantıların nasıl olduğuna ilişkin çeşitli “akson rehberlik molekülleri” tanımlanmıştır. Ancak bu moleküller her nöronda hatta nöron olmayan farklı hücrelerde de bulunabilmektedirler. Dolayısıyla bu moleküller kullanılarak spesifik olarak sadece bazı hedef hücrelerin nasıl devre oluşumu için seçilebildiğine dair bilgimiz hala sınırlıdır. Bu konudaki yeni bulgular Alzheimer veya Parkinson gibi hastalıklarda ya da omurilik yaralanmalarda hasar gören devrelerin yeniden oluşmasına yardımcı olacaktır. Ekibinle bu çalışmalarda akson uzamasını doğrudan kontrol eden mekanizmayı aydınlatmaktayız. Alanında oldukça iyi tanınan PLoS One dergisinde de 3 Şubat’ta çalışmamızın sonuçları yayınlandı.” ifadelerini kullandı.
Moleküler Nörobiyoloji laboratuvarında çalışılan iki gen regülasyonu proteininden Pea3’nin akson rehberlik moleküllerinin yanı sıra kanserlerde de oldukça sık rastlanan bazı molekülleri de regüle ettiğini söyleyen Prof. Dr. Işıl Aksan Kurnaz, bu çalışmanın ayrıca kanser açısından da önemli bulgulara ulaşabileceğini söyledi.