Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Youtube kanalındaki, çevrimiçi kültür sanat ve edebiyat söyleşilerine yer verdiği Edebiyat Sohbetleri her hafta değerli ve konuklarıyla önemli konuları gündeme getiriyor. TDED Kocaeli Şube Başkanı Musa Yaşaroğlu ve öğrencileri Gebze Bilim ve Sanat Merkezi 5. sınıf öğrencisi İrem Beyaz, Darıca Şehit Hasan Kaya Proje Kız İmam Hatip Lisesi 10.sınıf öğrencisi Esma Agin ve Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi 2. sınıf öğrencisi Burak Şimşek, “21. Yüzyılda Asım’ın Nesli Olmak” üzerine sohbet ettiler.

 

GENÇLERİN GÖRÜŞLERİNE KULAK VERİLMELİ

Günümüzde “Asım’ın Nesli” anlayışının idrakine dair gençlere söz veren Musa Yaşaroğlu, çağı yakalama noktasında gençlerin nerede durduğunu bilmesinin önemine işaret etti. Yaşaroğlu, anlatma gayreti içinde oldukları Mehmed Âkif’in “Asım”ı, istiklal şairimizin idealize ettiği Asım’ın Nesli olma şuurunu ve bu sembol hakkında 21. Yüzyıl gençliğinin zihninde ne uyandığı hakkında gençlere sorular yönetti.

Öğrencilerden Esma Agin, edebiyatın ruhun gıdası olduğunu, edebiyat ortamlarının kendilerini olumlu yönde beslediğini ve birçok gencin bundan habersiz olduğu için edebiyat lezzetinden de mahrum kaldığını belirterek, “Edebiyata ilgi duyanlar kadar vakit kaybı gören yaşıtlarım da var. İlgili olanlarla paylaşım çok daha kolay oluyor.” dedi. İstiklal Marşı ve Âkif’e dair düşüncelerini dile getiren Agin, şunları söyledi:

“Şiir bir şahsı da ilgilendirebilir, ama marş bir millete ait. İstiklal Marşı şiirden öte bir metin. Hem duygularımızı hem de ciddi bir yaşanmışlığı yansıtıyor. Toplum olarak Asım’ın Nesli kalitesine ulaşamadık, çünkü toplum ahlak olarak geriledi. Eğer o kaliteyi yaşamak istersek bunu başarabiliriz. Günümüz neslinin Asım’ın Nesli olmayı isteyip istememesi çok önemli. Teknoloji kaynaklı iletişim bunun için önemli bir engel oluşturuyor.”

Üniversite öğrencisi Burak Şimşek, edebiyat öğrencisi olan akranlarının dahi edebiyata yönelik ilgilerinin zayıf olduğunu dile getirerek bunda teknolojik bağımlılığın önemli bir payı olduğunu söyledi ve sözlerini şöyle sürdürdü:

“Eğitimin en önemli unsurlarından biri sosyal psikoloji. Büyüklerimiz kültür kodlarını doğru yansıtırlarsa bu yeni nesilleri de mutlaka etkileyecektir. Gençlerin görüşlerine daha çok başvurulmalı. Mehmed Âkif, yaşadığı dönemin şartlarını kabul etmemiş bir çığlık. Hem kişiliği hem de fiiliyatıyla öne çıkmış bir isim. Bize Asım’ın Nesli’ni ve bugüne dair gençlere yönelik beklentilerini anlattı. Ama onun kendisi de bir Asım’dı. Çok yönlü bir kişiliği vardı. Bizde bıraktığı izlenim çok zengin. İsiklal Marşı benimsendiği için toplumsal bir sözleşme niteliğindedir.”

Öğrencilerden İrem Beyaz, bulundukları yaş grubunun eğitim müfredatı gereği şekil bilgisinden gerçek edebiyata geçiş yapamadıklarını, şair ve yazarların eserleriyle daha erken yaşta tanışılması gerektiğini ifade ederek şunları söyledi:

“Benim edebiyat dünyam Yavuz Bahadıroğlu’yla gelişti. Tarihle ve şiire olan yakınlığım Âkif’i de sevmemi sağladı. O benim zihnimde yaptığı sporlardan dolayı hem sporcu hem de şair. İstiklal Marşı, millî marşımız olması sebebiyle çok değerli. Asım’ın Nesli; erdem, ahlak, karakter sahibi olan, bilgiyle donanmış bir kişilik temsili. Kitlesel olarak bu ideale ulaşamasak da toplumdaki bazı kişiler buna ulaşmış olabilir. Bilgiyi ve doğru karakteri hayatımızın her alanına taşıyabilirsek biz de ulaşabiliriz.”