Çeşitli rahatsızlıklar ve bazı ilaç veya maddelerin kullanımı sonrasında ikincil hipertansiyonun ortaya çıkabildiğini vurgulayan Dr. Ersin Özen, “Obstrüktif uyku apnesi, böbrek rahatsızlıkları, böbrek üstü bezi tümörleri, tiroit rahatsızlıkları, bebeğin anne karnında olduğu dönemde meydana gelen damar gelişimi ile ilgili anormallikler, doğum kontrol ilaçları, soğuk algınlığının tedavisinde kullanılan ilaçlar ve bazı ağrı kesicilerin kullanımı hipertansiyona sebep olabilir” diye konuştu.
Hipertansiyon belirtileri
Hipertansiyonun genellikle gelişme aşamasındayken sinsi ilerleyen ve kişilerde herhangi bir belirtiye neden olmadan varlığını sürdürebilen bir sağlık sorunu olduğunu dile getiren Dr. Ersin Özen, “Yüksek kan basıncına dair belirtilerin belirgin hale gelmesi bazı kişilerde hipertansiyon gelişiminden yıllar sonra ortaya çıkar. Kişide ciddi bir hipertansiyon varlığına işaret edebilecek birçok belirti ve bulgu var. Bunlar baş ağrısı, nefes darlığı, burun kanaması, kızarma, sersemlik, göğüs ağrısı, görme ile ilgili problemler, idrarda kan varlığı” dedi.
Hipertansiyonun uzun dönem tedavisinde yaşam tarzı değişikliği şart
Rutin fizik muayene esnasında hekim tarafından gerçekleştirilen kan basıncı ölçümlerinin normalden daha yüksek olarak tespit edilmesi ve bu durumun ilerleyen günlerde yapılan ölçümlerde de tespit edilmesi halinde kişide hipertansiyon varlığının ortaya konabildiğini söyleyen Dr. Ersin Özen sonrasında gerekli tedavilerin uygulanmaya başladığını dile getirdi. Dr. Ersin Özen, hipertansiyonun uzun dönem yönetimi ve tedavisinde en önemli aşamalardan 7 yaşam tarzı değişikliğini şöyle paylaştı:
• Sağlıklı ve dengeli beslenme
• Düzenli fiziksel aktivite
• Vücut ağırlığının sağlıklı kabul edilen sınırlara çekilmesi
• Aktif ya da pasif olarak tütün dumanına maruz kalınmasının sonlandırılması
• Başarılı stres yönetimi
• Beslenmeyle birlikte alınan tuz miktarının kısıtlanması
• Kafein içeriğine sahip ürünlerin tüketiminin sınırlandırılması
İHA