Başkan Karaosmanoğlu,

“Sandık demokrasidir, her karar baş tacıdır”

 

Türk Dünyası Belediyeler Birliği (TDBB) ve Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, Gebze Erzurumlular Dernek Başkanı Gıyasettin Çelikel’i ve yönetimini makamında ağırladı. Kentin sosyal dokusu ve kültürel çalışmaların öneminin bahsedildiği görüşmede, yerel gündem ile 16 Nisan’da ki halk oylaması da değerlendirildi. Büyük Türkiye hedefiyle yola çıktığımız bu kutlu yol, bizi son dönemece getirdi diyen Karaosmanoğlu, “Sandık demokrasidir, her karar baş tacıdır” dedi.

 

“15 TEMMUZ’DA MİLLETİMİZ ÜLKESİNE SAHİP ÇIKTI”

Erzurum şehrimiz, ülkemizin en güzel mozaiklerinden birisidir vurgusu da yapan Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, “Doğu Anadolu’nun en sağlam kalelerinden birisidir. Şunu unutmamak gerekir ki, bölgecilik yapmıyoruz, yapılmasına da asla müsaade etmiyoruz. Bizler insanımızı seviyoruz. Ülkemizde dürüst, mert ve vatanını seven evlatlarımız var. Bunu sağlamlaştırmak ve gelecek yıllara taşımak için tarih bilincimizin olması gerekiyor. Tarihimize de bu nedenle sahip çıkmalıyız. Hep güçlü olacağız, sağlam duracağız. Unutmayalım ki 15 Temmuz da milletimiz ülkesine sahip çıktı” diye konuştu.

 

“DERNEKLERİMİZ KAHVE KÜLTÜRÜYLE HİZMET VERMEMELİ”

Gebze Erzurumlular Dernek Başkanı Gıyasettin Çelikel’de görüşmede, “Şehitlerimizin ailelerine ve gazilerimize sahip çıkıyorsunuz. Bu halkta size sahip çıkıyor hep destekliyorlar. Gebze sizle beraber hizmet alarak çağ atladı” ifadelerini kullandı. Sivil Toplum Kuruluşlarımızın ve derneklerimizin merkezleri asla kahvehane kültürüyle oluşturulmamalıdır diyen Karaosmanoğlu, “Gençlerimiz ve çocuklarımız bu merkezlerde değerler üzerine eğitimler alsın. Derneğimizin bir kütüphanesi olsun, kadınlarımız buralarda daha aktif çalışsın. Amacımız, kötülüklerle ve şerle mücadele etmek olsun” şeklinde konuştu.

 

“SANDIKTA BİR OY BİZİM NAMUSUMUZDUR”

Yaklaşan 16 Nisan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi halk oylamasında sandığımıza sahip çıkalım, sandıkta bir oy bizim namusumuzdur hatırlatması yapan Karaosmanoğlu, “Gündemimiz kritik ve oldukça yoğun. Artık tarihi bir dönemeçteyiz. Önümüzde referandum var. Rotamız da, şemamız da belli. Anayasa’nın ve Cumhurbaşkanlığı Başkanlık Sisteminin içeriğini nasıl anlatacağımız konusunda en ufak tereddüdümüz yok. Yaşanan çeşitli gelişmelere bağlı olarak toplumsal mutabakatı temsil etmekten giderek uzaklaşan, toplum ve tarih dışı kalan anayasalar, kendinden beklenen işlevleri yerine getiremez hale gelirler” diye konuştu.

 

“MEVCUT ANAYASA, DEMOKRASİ STANDARTLARINA UYGUN DEĞİL”

82 Anayasası, varlığına son verilip yenisiyle değiştirilmesini haklılaştıran birçok olumsuzluğu içinde barındırmaktadır diyen Karaosmanoğlu, “Bundan da öte, Türkiye'nin içinde bulunduğu tarihsel ve toplumsal koşullar da mevcut Anayasa'nın yenilenmesini zorunlu kılmaktadır. Anayasa'nın yapım sürecine baktığımızda bunların hiçbirinde demokratik meşruiyetin gerçek anlamda gözetilmediğini görüyoruz. 82 Anayasası, asla bir toplum sözleşmesi olma özelliğine sahip değildi. Daha çok, baskı altına alınmış ve fesada uğratılmış bir millet iradesine dayatılmış tek taraflı bir işlem niteliğindeydi. Böylesi bir Anayasayla, Türkiye'nin demokrasinin evrensel standartlarını yakalayabilmesi mümkün değildir” açıklaması yaptı.

 

“82 ANAYASASI TAM OLARAK 15 KEZ DEĞİŞTİRİLMİŞTİR”

82 Anayasası; Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen son değişikliği saymazsak, tam olarak 15 kez değiştirilmiştir diyen Karaosmanoğlu, konuşmasına şu şekilde devam etti: “Anayasa bu değişikliklerle her ne kadar yumuşatılsa da bu sefer de bütünlüğünü kaybeden bir yapı içerdiği için yine güvenilirliğini yitirmektedir. Bu nedenle bir an önce yürürlükteki Anayasa'dan kurtulmak ve yeni bir anayasa yapmak zorundayız. Türk halkının 1921 Anayasası hariç bugüne kadar kendi özgür iradesiyle bir anayasa yapamamış olması dahi, özgür irade ile yeni bir anayasa yapılması için tek başına yeterli bir gerekçe oluşturmaktadır. Halkın kendinden bir parça olarak görebileceği sivil bir yeni anayasa yapmak, bugün için acil bir ihtiyaç olarak belirmektedir.”

 

“YENİ ANAYASAYA GENİŞ BİR TOPLUMSAK DESTEK VAR”

Kaldı ki yeni ve sivil bir anayasa yapımına yönelik geniş bir toplumsal desteğin de var olduğunu görmekteyiz de diyen Karaosmanoğlu şunları kaydetti: “Sonuç olarak, demokratik ve özgürlükçü bir yeni anayasa yapılmasının bütün koşullarının olgunlaştığı bir dönemde, yalnızca tek bir şeye ihtiyacımız var; O da bu işe gönül koyan siyasi cesarettir. Yasamanın, yürütmenin güçlendirildiği yargının da bağımsız ve tarafsız olduğu değişiklikleri kapsayan yeni anayasayı bizler, halkımıza en iyi şekilde anlatacağız. Referanduma kadar geçen sürede halkın tüm sorularına ve beklentilerine cevap vereceğiz. Yeni anayasanın gerekliliğini, ne gibi faydalar sağlayacağını bunun bir sivil anayasa olacağını halka en iyi şekilde anlatacağız.” Birliktelik karşılıklı yapılan fikir alışverişinin ardından son buldu.