Fonksiyonel tıp modeli, hastalığın altında yatan nedenleri ele almak ve en uygun sağlıklı hali kazanmak için hastaları, hekimleri birlikte çalışmaya teşvik eden; bireyselleştirilmiş, hasta merkezli, bilim temelli bir yaklaşım. Bu konudaki çalışmaların da fonksiyonel tıbbın çok önemli hastalıkların tedavisinde umut verici sonuçlar içerdiğini gösterdiğini vurgulayan Anadolu Sağlık Merkezi Fonksiyonel Tıp Uzmanı Dr. İrem Ergün, “Birbirinden farklı organların, birbirlerinden bağımsız bir şekilde nasıl çalıştıklarını anlamaya çalışmak yerine vücudun sistemik bir bütün olarak nasıl çalıştığını anlamamız gerekir. Biz insanları tedavi etmeye çalışmalıyız, vücutlarının parçalarını değil. Hastalığın belirtilerini değil, ana nedenlerini tedavi etmeliyiz” dedi.

Fonksiyonel tıp sağlıklı halin sürdürülmesini amaçlıyor

Fonksiyonel tıp doktorunun adeta bir dedektif gibi çalışarak kişinin genetik, biyokimyasal ve yaşam tarzı faktörlerinin ayrıntılı bir şekilde anlaşılmasını sağladığını anlatan Fonksiyonel Tıp Uzmanı Dr. İrem Ergün, “Bu bulguları kişiye özel tedavileri planlamak, en iyi sonuçları almak için kullanıyor. Bu yaklaşımda, hastalık belirtilerinden, şikayetlerden ziyade, kök nedenini ele alarak, hastalığın karmaşıklığını tanımlamaya yönelme söz konusu” şeklinde konuştu. Bir durumun pek çok farklı sebebinin olabildiği gibi, aynı şekilde tek bir nedenin de birçok farklı soruna sebep olabildiğini söyleyen Dr. İrem Ergün, “Fonksiyonel tıp tedavileri, her bireydeki hastalığın spesifik belirtilerini kaldırmayı hedeflerken, sistemlerin ve tüm bedenin sürekli sağlıklı olmasını da amaçlıyor. Özellikle kronikleşmiş sağlık sorunlarının altında beslenme, yaşam şekli, duygusal, genetik yapı gibi faktörler yatıyor. Fonksiyonel tıp işte tüm bunları bir arada değerlendirmek için var. Hastayı destekleyerek sağlığına kavuşturmayı ve en önemlisi bu sağlıklı halin sürdürülmesini hedefliyor” açıklamasında bulundu.

Sağlığın uzun vadeli korunabileceği bir hayat tarzı programı oluşturuluyor

Fonksiyonel tıbbın kişiye sistemsel ve bütün olarak yaklaşarak 6 ana sistemi inceleyerek kişilerin gastrointestinal, kardiyometabolik sistem, hormon, bağışıklık, enerji ve detoks sorunlarına odaklandığını belirten Fonksiyonel Tıp Uzmanı Dr. İrem Ergün, “Fonksiyonel tıpta esas olan, kişinin bütünüdür ve hekim topladığı detaylı bilgilerle, genetik, çevresel, yaşam tarzına bağlı faktörlerin, kişinin sağlığı üzerindeki etkilerini ve o kişi için kompleks-kronik hastalıkları nasıl tetikleyebildiğini değerlendirir. Bu analizin sonunda kişi için uzun vadeli olarak sağlığın korunabileceği bir plan/hayat tarzı programı oluşturulur” dedi.

Tedavi tüm hastalık nedenlerini kapsamalı

Fonksiyonel tıpta yaklaşımın bütüncül olduğunu ve bedensel, zihinsel ve ruhsal sağlık, iyileşme ve sağlıklı yaşamı sürdürmenin temel olduğunu söyleyen Fonksiyonel Tıp Uzmanı Dr. İrem Ergün, “Genelde kronik bir hastalığı olanların aynı zamanda başka kronik hastalıkları ya da hastalığa dönüşmemiş rahatsızlıkları da vardır ve hastalık nedenleri birden fazla faktöre bağlıdır. Tedavinin de bütüncül olup tüm hastalık nedenlerini kapsaması şarttır” şeklinde konuştu.

Beslenme tarzı sağlığımızı etkiliyor

Beslenme alışkanlıklarındaki yanlışların, yaşam boyu süren hemen hemen bütün sorunlarda görüldüğünü vurgulayan Fonksiyonel Tıp Uzmanı Dr. İrem Ergün, “Biyolojimizi ve dolayısıyla psikolojimizi de beslenmemizi değiştirerek, istediğimiz iyilik haline dönüştürebilir ya da tersi uygulamalarla hiç istemediğimiz sorunlara yol açabiliriz. Bu konudaki çalışmalar ve sonuçlar, sadece sağlıklı yaşam için değil, çok önemli hastalıkların tedavisi için de şaşırtıcı ve umut verici” dedi.

Genlerimizin değil kötü seçimlerin kurbanı oluyoruz

Genetiğin de çok önemli olduğunu ancak tetiği çekenin büyük oranda yaşam şeklimiz, beslenmemiz ve çevresel faktörler olduğunu söyleyen Dr. İrem Ergün, “Genlerimizin kurbanı olmaktan ziyade kötü seçimlerimizin kurbanı oluyoruz. Fonksiyonel tıp tedavilerinde, kişinin hastalıkları ve altta yatan kök nedenlerine göre verilen beslenme planları önemli bir role sahip. Unutmayın; yiyeceklerimiz ilaçlarımızdır ve yediklerimiz sağlığımız üzerinde ciddi iyileşmeler sağlamasının yanında, koruyucu, önleyici ve mutluluk vericidir” dedi.