banner1098
SAĞLIK:
'COVID-19 için çekilen tomografiler akciğer kanserlerini erken evrede yakaladı”

25 Mayıs 2021 Salı 17:22

Akciğer kanserinin en önemli nedeninin tütün ve tütün ürünlerinin kullanımı olduğunu vurgulayan Anadolu Sağlık Merkezi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Altan Kır, “Ancak akciğer kanseri sadece tütün ve tütün ürünlerini kullananlarda değil, yüzde 10 civarında hiç tütün ve tütün ürünü kullanmamış kişilerde de görülebiliyor. Bunun dışında çevresel faktörler de önemli. Özellikle pasif içicilik, toprakta bulunan bazı maddeler ve hava kirliliği gibi çevresel faktörler de akciğer kanserine neden olabiliyor. Ayrıca bunlardan farklı olarak genetik faktörler de önemli bir etken oluyor. Ailesinde, birinci derece yakınlarında akciğer kanseri olanlarda görülme riski artıyor” dedi.

COVID-19 için çekilen tomografiler akciğer kanserinin erken evrede yakalanmasını sağladı

Akciğer kanserinin genelde belirti vermediğinin altını çizen Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Altan Kır, “Bu tümörler genelde bir tarama sırasında ya da kontrol sırasında yakalanıyor. Ancak günümüzde pandemi nedeniyle COVID-19’dan şüphelendiğimiz pek çok kişiye tomografi çekildi ve bu sayede pek çok akciğer tümörü erken evrelerde yakalandı. Tümör, hava yolları içinde veya yakınsa dirençli öksürük, kan tükürme, nefes darlığı gibi solunumsal şikayetler görülebiliyor. Ayrıca ses kısıklığı, göğüs ağrısı gibi komşu yapı veya dokuların tutulumuna bağlı şikayetler de görülebilir. Bunun yanında zayıflama, iştahsızlık, halsizlik gibi genel kanser semptomları ile de hastalar karşımıza çıkabiliyor” şeklinde konuştu.

Tanı için görüntüleme yöntemleri uygulanıyor

Akciğer tanısı için şüphelenilen hastalara önce görüntüleme yöntemleri uygulandığını söyleyen Prof. Dr. Altan Kır, “Klasik görüntüleme yöntemleri dışında tomografi ve hastalığın metabolik aktivitesini gösteren bazı özel görüntüleme yöntemleri uyguluyoruz. Bunların sonucuna bağlı olarak tümörün lokalizasyonuna göre ya endoskopik olarak, yani nefes borusuna bronkoskopi dediğimiz aletle girerek hava yolundan biyopsi yapıyoruz ya da dışarıdan tomografi yardımıyla, iğneyle biyopsi yaparak tanı koyuyoruz. Kanserin hücre tipini belirliyoruz. Akciğer kanserinin genel olarak iki ana hücre tipi var. Birisi küçük hücreli akciğer kanseri, diğeri de küçük hücreli dışı akciğer kanseri. Küçük hücreli dediğimiz akciğer kanseri, tüm akciğer kanserlerinin yaklaşık yüzde 20’sini oluşturuyor” dedi.

Cerrahi tedavi erken evrelerde en önemli tedavi yöntemi

Küçük hücreli akciğer kanserinde, çok kısa sürede lenf bezlerinde ve uzak organlarda metastaz görüldüğü için genellikle bunların tedavisinde cerrahi tedavinin önerilmediğini vurgulayan Prof. Dr. Altan Kır, “Ancak tümör çok küçük boyutta ve erken yakalandığı zaman cerrahi tedavinin yeri var. Akciğer kanserlerinin yaklaşık yüzde 20’sinde cerrahi tedavi yapabiliyoruz. Bu ‘solid organ tümörleri’ dediğimiz akciğer tümörü gibi tümörlerde 3 tane temel tedavi yöntemi var. Cerrahi tedaviler, kemoterapiler ve radyoterapiler. Cerrahi tedavi erken evrelerde en önemli tedavi yöntemidir” açıklamasında bulundu.

Açık ve kapalı cerrahi yöntemleri uygulanabiliyor

Cerrahi tedavide amacın hastalığı lokal olarak kontrol altına almak ve hastalığın patolojik evresini tam olarak belirlemek olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Altan Kır, “Cerrahi işlemde yaptığımız akciğerin ya lobunu veya segmentlerini veya bir akciğerin tamamını lenf bezleriyle birlikte çıkartmaktır. Bazen de akciğer ve lenf bezleriyle birlikte tutulmuş doku veya yapıları da çıkartmaktayız. Açık ve kapalı olarak iki farklı cerrahi yöntem mevcut. Açık cerrahi yöntemde yaklaşık 10-15 cm’lik bir kesiden, kaburgaların arasından girerek ameliyatı gerçekleştiriyoruz. Bu tarz ameliyatlarda hastaların ameliyat sonrası hem ağrıları daha fazla olmakta hem de iyileşme süresi uzun oluyor. Kapalı ameliyatlar arasında bir de robotik cerrahi var. Robotik cerrahi diğer yandan hastaya cerrahi olarak az travma yaşatan bir yöntem olduğu için hastanın ameliyat sonrası konforu çok daha iyi oluyor” dedi.

 

 

 

 

 

 

 

BİLGİ İÇİN

GoodWorks İletişim Danışmanlığı

Ayşe Sorucu Sanıyar – Müşteri Yönetmeni / ayse.sorucu@goodworks.com.tr/Tel: 0212 217 70 00 Cep: 0554 379 07 06

 

Anadolu Sağlık Merkezi Hakkında

Yaşam kalitesini artırmak için dünya standartlarında sağlık hizmeti sunmak hedefiyle kurulan Anadolu Sağlık Merkezi, modern tıbbın gereklerini yeni ve kapsamlı bir sağlık anlayışıyla hastalarına aktarıyor. Hizmet kalitesine önemli katkı sağlayan Johns Hopkins Medicine (JHM) ile devam eden iş birliği Anadolu Sağlık Merkezi'nin sağlığın merkezi olma vizyonunu da destekliyor. Kurulduğu günden buyana gerçekleştirdiği çalışmalarla ‘Sağlığın Merkezi’ konumuna ulaşan Anadolu Sağlık Merkezi; onkoloji, kalp damar sağlığı, kadın hastalıkları ve tüp bebek, nöroloji, cerrahi bilimler ve iç hastalıkları dahil olmak üzere tüm branşlarda sunduğu hizmetlerde hasta odaklı yaklaşımla hareket ediyor. Hizmetlerinde hasta hakları ve güvenliğini temel önceliği olarak belirleyen Anadolu Sağlık Merkezi, kaliteli sağlık hizmeti ile dünyanın farklı bölgelerinden gelen hastalara tedavi olanağı sunuyor.

banner982
Misafir Avatar
İsminiz
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

banner376

banner375

banner377

banner981

Stres, kötü ağız kokusunun baş sebebi
Uzman Diş Hekimi ve Ağız, Diş ve Çene Cerrahı Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, depresyon, stres ve anksiyete...

Haberi Oku