SBÜ Rektörü Prof. Dr. Erdöl, "Dünya Tütünsüz Günü" dolayısıyla AA muhabirine yaptığı açıklamada, insanoğluna zarar veren en önemli kitle imha silahlarından birinin tütün olduğunu ifade ederek, hiçbir kitle imha silahının insanoğluna tütün kadar zarar vermediğini söyledi.

Günde 300 kişinin sigaraya bağlı hastalıklar nedeniyle hayatını kaybettiğini söyleyen Erdöl, "Her yıl adeta bir şehir yok oluyor. Birilerinin zevk alması uğruna bir başkalarının da para kazanması uğruna binlerce kişinin hayatı feda ediliyor. Dünyada insanoğluna bu kadar zarar veren başka hiçbir ürün yoktur." diye konuştu.

Prof. Dr. Erdöl, tütünle mücadelenin yeni olmadığını, Osmanlı dönemine kadar uzandığı belirterek, "Osmanlı'ya tütün 1600'lü yılların başında gelmiş ve hemen ardından mücadele başlamış. Yangınlara ve çeşitli fenalıklara sebep olduğu gösterilerek geniş çapta yasaklar getirilmiş. Bugün bile yangınların yarısı sigaraya bağlıdır." bilgisini paylaştı.

"Tütünle mücadeleye ilişkin yasaklara uyumda sıkıntılar yaşandığı" değerlendirmesinde bulunan Erdöl, mekan düzenlemeleri ve denetimlerin sıklaştırılması gerektiğini söyledi. Erdöl, tütün kullanımının ekonomiye de olumsuz katkıları olduğunu belirterek, tütüne harcanan parayla önemli projelerin yerine getirilebileceğini kaydetti.

Sigaranın çocuklar için özendirici olmamasına dikkat edilmesi gerektiğini dile getiren Erdöl, "Çocuk bu kötü alışkanlığı önce annesinde ve babasında görüyor. Sigara içen anne ve babaların çocuklarının sigaraya başlama oranı çok yüksektir. Sporcu, sanatçı, medya mensupları, devlet yöneticileri bunları da gördüğü zaman çocuk onları örnek alıyor. Medya iletişim araçlarına olan ilgi ve bilgiye ulaşım bu kötü alışkanlığa olan ilgiyi de hızlandırdı." dedi.

Tütünle mücadele kapsamında getirilen sigara satışında "kapalı dolap" ve "tek tip paket" uygulamasının çok yerinde bir karar olduğunun altını çizen Erdöl, şunları kaydetti:

"Tütünle mücadele sadece bununla kalmamalı, mekan tanımı yeniden düzenlenmelidir. Açık kapalı mekan tanımından ve uygulamasından bir an önce vazgeçmeliyiz. Kanunlarımıza göre açılır kapanır olan yerler kapalı alandır. Kapalı alan olarak gereği yapılmalıdır. İnsanlarımız açılır kapanır yerlerde çocuklarıyla gidip ne yemek yiyebiliyor ne de çay icebiliyorlar. Buralar da kapalı alan işlemi görmelidir. Uygulamayı işlenir hale getirmemiz lazım."

"Bizim esas sıkıntımız kanundan ziyade uygulamadadır" ifadesini kullanan Erdöl, "Bu uygulamayı mülki amirlerimizin çok sıkı bir şekilde ele alıp yaptırım uygulamaları gerekiyor. Burada aslolan insan sağlığıdır. İnsanları zehirleyerek para kazanmayalım. Bu üreticiler insanoğlunun cebini sömürmek için kendilerinin ceplerini 'kazan kazan'a ayarlamışlar. Elektronik sigarada da nargilede de diğer klasik sigaralarda da kaybeden insanoğludur." değerlendirmesinde bulundu.